8 Eylül 2013 Pazar

Karanlıkta, bir kıza göz kırpmayın!... Reklam yapın...

Reklamın gerekliliği konusunda farklı fikirler var kuşkusuz.
Bazı firma sahip ve yöneticileri diyor ki, “Biliyorum, yapsam iyi olur. Ama öyle bir bütçe ayıramam. Durumum müsait değil. Kazanayım önce, sonra reklam yaparım.”
Bazı firma sahip ve yöneticileri diyor ki, “Zaten kazanıyorum. İşler iyi. Neden kazancımın bir kısmını reklama ayırayım ki. Bana ne sağlayacak. Boşuna masraf!...”
Neyse ki, bazı firma sahip ve yöneticileri de diyor ki. “Kalıcı olmam, daha çok kazanmam için yatırım yapmam lazım. Pazarlama ve reklam da benim için bir yatırım...”
İlk iki örneğin, an için haklılığı elbette ki mümkün. Ancak, orta ve uzun vadede olası yaşanacaklar, an itibariyle haklı görünen bu düşünceleri, haksız çıkarabilir. Yaşayıp görmek, yaşayanlardan fikir almak gerek...
Dr. Steuart Henderson Britt'in sözü, bu noktada reklamın önemini vurgulamak açısından önemli...
Britt diyor ki; “Reklamsız iş yapmak, bir kıza karanlıkta göz kırpmaya benzer. Sen ne yaptığını bilirsin ama başka kimse bilmez.”
Tabi burada dikkat edilmesi gereken çok kritik bir nokta da, doğru strateji ile sonuç odaklı reklam yapmak. Yoksa, şov yapmak değil elbette.

Keşke şirketler, sıra dışı ve fark yaratan ürünler ve hizmetler üzerine gitseler. Hem fark yaratırlar, hem de reklam bütçelerini düşürürler. Çünkü; reklama harcanması gereken miktar, ürünün iyiliği oranında azalacaktır. En inandırıcı reklam, memnun kalmış müşterinin yapacağı reklamdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder